Ağdaki aktif aygıtlardan biri olan router cihazının nasıl çalıştığı konusunu irdeleyeceğiz. Routerlar ağımızı trafik polisleri gibi düşünebiliriz. Ağ akışındaki trafiği doğru noktalara yönlendirir. Routerın bir ahtapot gibi olduğunu ve her bacağının da birer IP ve MAC adresi olduğundan bahsetmiştik. Her bacak ağın dahili olduğunu bu sayede görebiliriz. Günlük hayatta gözle gördüğümüz modemler de birer routerdır. Bizim ağımızı yönlendirir.
Normalde bir host cihazına gelen istek ona ait değil ise işlem yapmaz ve paketin istenilen adrese yönlendirmek gibi bir sorumluluk almaz. Fakat router paketten sorumludur ve paketin doğru adrese yönlendirilmesi için çalışır. Bu yönüyle birer kargo şubeleri gibidirler. Yani gelen paket için router ” Bu pakette belirtilen IP adresi ben değilim ve bu paket bana gelmemiş ama bu paketi doğru adrese yönlendirmek zorundayım ” demesi gibi bir anoloji yapabiliriz.
Routerlar da switchler gibi gereksiz trafik yaratmadan ilgili adrese veriyi naklettirir. Bunu yaparken her routerın ” Routing Table ” adındaki yönlendirme tablolarını tutar.
Yukarıdaki örnekte R5 routerının yönlendirme tablosu verilmiştir. İçinde bulunduğu İzmir şubesinde routerları net şekilde belirlerken İstanbul şubesinin alt routerları ile doğrudan bağlantısı olmadığı için de direk bağlı olduğu router olan R4 routeri olarak belirler. Gereken durumda R4 routeri de üstüne düşeni yapar ve kendi routing table verilerine göre alt ağlara gönderim yapar.
Router kendi içinde ARP tablosu tutarak içeride de doğru MAC ve IP adresine veriyi iletmiş olur. R6 nın hangi ağa bağlı bacağı olduğunu aslında önceki dediğim mevzudur. Her bacağı dahil olduğu ağda IP VE MAC adresi sahibidir. Subnet mask değeri ile de network-host ayrımını yaptığını yukarıdaki örnekte görmekteyiz.
Bizim evlerimizde routerın subnet mask değeri 0.0.0.0 dır. Yani networkü dünyadır ve her yere yönlendirmek onun işidir.
